Giriş yap
En son konular
En iyi yollayıcılar
umut | ||||
Anarchy | ||||
06caner40 | ||||
06berat36 | ||||
elif azbent | ||||
Dar3DeV1L | ||||
umut cullen | ||||
FuRkaN | ||||
rabia nur özdemir | ||||
ecem özata |
Kimler hatta?
Toplam 1 kullanıcı online :: 0 Kayıtlı, 0 Gizli ve 1 Misafir Yok
Sitede bugüne kadar en çok 78 kişi C.tesi Ağus. 20, 2016 3:20 am tarihinde online oldu.
Pazar Keyfi Dediğin Böyle Olur
1 sayfadaki 1 sayfası
Pazar Keyfi Dediğin Böyle Olur
Sözde Pazar Keyfi yapacaktık 2 derbi ile. O hevesle çıkmıştım evden. Gerçi hakkını yemeyelim Efes Pilsen - Beşiktaş Cola Turka maçında ortaya konan oyun basketbol adına oldukça güzeldi. Maç gibi maçtı yani. Ama o 25-30 kişilik Efes taraftarının arasına dalan akli dengesi bozuk Beşiktaşlılar tüm o güzellğin içine turp sıktılar. Hayır hemen yanımızda olmasa olay diyeceğim ki ulan acaba kışkırtacak birşey mi yaptılar da galeyana geldiler diye ama yok. Büyük bir oranı bayanlardan oluşan bir gruba tabiri caizse dalmak nasıl bir erkekliktir? Sessiz sedasız takımlarını destekleyen bir avuç taraftarın tek suçu kendi takımları sayı atınca sevinmek, bağırmak, alkışlamak. Fazlasıyla tahrik edici. Türk erkeğinin tahrik olma eşiğinin oldukça düşük olduğunu biliyorduk, bir daha deneyimliyorduk ama asıl akşamki derbide başımıza gelecek olaylardan da haberimiz yoktu tabii.
Abdi İpekçi'ye geldiğimizde F.Bahçe Ülker benchinin arkasına konan koruyucu panel nedeniyle maç izlemenin imkansız olduğu bir basın tribünü karşıladı bizi. Şaka gibiydi. Madem öyle diğer benchte otursaydı ya F.Bahçe Ülker, çok mu önemli illa orada oturulması? Maçın ekrana göre sol tarafındaki potada olup biteni skorborddaki TV görüntüsünden takip etmek durumunda kaldık maç boyu. Skorbord dedim de maç öncesinde yine Abdi İpekçi'de alışkanlık haline gelen skorbord krizi hortladı yine. Baktık potaların üstündeki 24 saniye sayaçları da çalışmıyor. Maç boyunca da çalışmadı zaten, yere konan yedek 24 saniye sayaçlarıyla oynandı maç. Tüm bunlar yetmezmiş gibi bir de randımansız çalışan, hatta çoğunlukla çalışmayan bir wireless bağlantı vardı ki aman yarabbi. Hani 'Ulan ben niye maça geldim ki o zaman?' şeklindeki söylemi daha maç başlamadan ettik yani, düşünün. Tabii bu sırada biz hala başımıza geleceklerden habersiziz.
Öğrendik ki biz salona gelmeden önce VIP tribününde babasının kucağında F.Bahçe formasıyla oturan küçük bir çocuğa tepki göstermiş G.Saraylı taraftarlar. Küfürler, hakaretler, onlar, bunlar ve amaca ulaşış. Küçük çocuk ve babası salon dışında. Basit bir varsayım yapalım. Koyun kendinizi o çocuğun yerine. Ya da küçükken babanızın elinden tutarak gittiğiniz maçları bir düşünün. Orada kavga çıktığı zaman aman babama birşey olmasın, aman bize birşey olmasın diye korkulu gözlerle baktığınız zamanları düşünün. Bu çocuğun yaşadığı travma ağzından salyalar saçan birkaç fanatiğin kişisel tatmininden daha mı önemsiz?
Maç başladı, taraftar etkin, takımını destekliyor. Tam F.Bahçe Ülker benchinin yanında olduğumuzdan ve karşı potayı izleyemediğimizden ötürü salonda olan bitene bakmak zorunda kaldığımızdan hemen yanımızdaki o malum çift dikkatimizi çekiyor. F.Bahçe Ülker sayı attığında sevinmeleri yine arkadakileri tahrik ettiğinden binbir tane küfür geliyor arkadan. Ancak bu seferki kahramanlarımız çok da masum değil. Dönüp arkaya cevap veriyorlar, sittir çekiyorlar, hatta yetinmeyip hareket çekiyorlar. Akıyor tabii taraftar aşağı, yabancı maddeler yağıyor, hem sahaya dalan adamlar, hem de o dışarı çıkarılmaya çalışılan çift basın tribününün önünde kilitleniyorlar. Çapraz ateşte kalan bizler de ufak bir can pazarında buluyoruz kendimizi. Sağımızda TSYD sorumlusu abimizi kafa yarılıyor, solda bir polisin alnı yarılıyor. F.Bahçe Ülker'li oyuncular soyunma odasına kaçtıktan sonra önümüzden ağzı burnu dağılmış bir genç geçiyor. Oha dememe kalmıyor biraderden gelen SMS, vukuat sahibinin Kinsey olduğunu söylüyor.
Sonra takımlar sahaya çıkmış da, maç 2 kere uzatmaya gitmiş de, Tanjevic'in maç içinde ağzına ettiği Oğuz Savaş o ruh haliyle belki de maçı kazandıracak 2 faul atışını kaçırmış da, bu 1 haftadır beklenen derbiyi G.Saray Cafe Crown kazanmış da... Aman ne önemli. Dün dedim ya, hayatımda ilk kez bir basketbol maçındayken 'Bitse de gitsek' dedim. İlk kez 'Neden evde izlemedim şu berbat maçı' diye hayıflandım. Sebebi olan herkese kocaman teşekkürler bir kez daha.
Şimdi herkes yine cezayı konuşuyor. G.Saray Cafe Crown'a kaç maç ceza gelecek diye. Kaç maç gelecek? Tepe noktamız 5 maç işte. Daha birkaç ay önce sahaya inip adam döven, salonda kırılmadık koltuk bırakmayan, aynı bu şekilde tahrik olan F.Bahçe Ülker taraftarları kaç maç ceza bekliyorlar acaba bu kez saldırılan taraf oldukları bu maçtan sonra? Onlar 5 maç ile cezalandırıldığına göre 5'ten fazla olmayacaktır ceza. Federasyonumuzun hukuk değerleri bu şekilde işliyorsa şeriatın kestiği parmak da acımaz haliyle. Bugün bana, yarın sana.
Abdi İpekçi'ye geldiğimizde F.Bahçe Ülker benchinin arkasına konan koruyucu panel nedeniyle maç izlemenin imkansız olduğu bir basın tribünü karşıladı bizi. Şaka gibiydi. Madem öyle diğer benchte otursaydı ya F.Bahçe Ülker, çok mu önemli illa orada oturulması? Maçın ekrana göre sol tarafındaki potada olup biteni skorborddaki TV görüntüsünden takip etmek durumunda kaldık maç boyu. Skorbord dedim de maç öncesinde yine Abdi İpekçi'de alışkanlık haline gelen skorbord krizi hortladı yine. Baktık potaların üstündeki 24 saniye sayaçları da çalışmıyor. Maç boyunca da çalışmadı zaten, yere konan yedek 24 saniye sayaçlarıyla oynandı maç. Tüm bunlar yetmezmiş gibi bir de randımansız çalışan, hatta çoğunlukla çalışmayan bir wireless bağlantı vardı ki aman yarabbi. Hani 'Ulan ben niye maça geldim ki o zaman?' şeklindeki söylemi daha maç başlamadan ettik yani, düşünün. Tabii bu sırada biz hala başımıza geleceklerden habersiziz.
Öğrendik ki biz salona gelmeden önce VIP tribününde babasının kucağında F.Bahçe formasıyla oturan küçük bir çocuğa tepki göstermiş G.Saraylı taraftarlar. Küfürler, hakaretler, onlar, bunlar ve amaca ulaşış. Küçük çocuk ve babası salon dışında. Basit bir varsayım yapalım. Koyun kendinizi o çocuğun yerine. Ya da küçükken babanızın elinden tutarak gittiğiniz maçları bir düşünün. Orada kavga çıktığı zaman aman babama birşey olmasın, aman bize birşey olmasın diye korkulu gözlerle baktığınız zamanları düşünün. Bu çocuğun yaşadığı travma ağzından salyalar saçan birkaç fanatiğin kişisel tatmininden daha mı önemsiz?
Maç başladı, taraftar etkin, takımını destekliyor. Tam F.Bahçe Ülker benchinin yanında olduğumuzdan ve karşı potayı izleyemediğimizden ötürü salonda olan bitene bakmak zorunda kaldığımızdan hemen yanımızdaki o malum çift dikkatimizi çekiyor. F.Bahçe Ülker sayı attığında sevinmeleri yine arkadakileri tahrik ettiğinden binbir tane küfür geliyor arkadan. Ancak bu seferki kahramanlarımız çok da masum değil. Dönüp arkaya cevap veriyorlar, sittir çekiyorlar, hatta yetinmeyip hareket çekiyorlar. Akıyor tabii taraftar aşağı, yabancı maddeler yağıyor, hem sahaya dalan adamlar, hem de o dışarı çıkarılmaya çalışılan çift basın tribününün önünde kilitleniyorlar. Çapraz ateşte kalan bizler de ufak bir can pazarında buluyoruz kendimizi. Sağımızda TSYD sorumlusu abimizi kafa yarılıyor, solda bir polisin alnı yarılıyor. F.Bahçe Ülker'li oyuncular soyunma odasına kaçtıktan sonra önümüzden ağzı burnu dağılmış bir genç geçiyor. Oha dememe kalmıyor biraderden gelen SMS, vukuat sahibinin Kinsey olduğunu söylüyor.
Sonra takımlar sahaya çıkmış da, maç 2 kere uzatmaya gitmiş de, Tanjevic'in maç içinde ağzına ettiği Oğuz Savaş o ruh haliyle belki de maçı kazandıracak 2 faul atışını kaçırmış da, bu 1 haftadır beklenen derbiyi G.Saray Cafe Crown kazanmış da... Aman ne önemli. Dün dedim ya, hayatımda ilk kez bir basketbol maçındayken 'Bitse de gitsek' dedim. İlk kez 'Neden evde izlemedim şu berbat maçı' diye hayıflandım. Sebebi olan herkese kocaman teşekkürler bir kez daha.
Şimdi herkes yine cezayı konuşuyor. G.Saray Cafe Crown'a kaç maç ceza gelecek diye. Kaç maç gelecek? Tepe noktamız 5 maç işte. Daha birkaç ay önce sahaya inip adam döven, salonda kırılmadık koltuk bırakmayan, aynı bu şekilde tahrik olan F.Bahçe Ülker taraftarları kaç maç ceza bekliyorlar acaba bu kez saldırılan taraf oldukları bu maçtan sonra? Onlar 5 maç ile cezalandırıldığına göre 5'ten fazla olmayacaktır ceza. Federasyonumuzun hukuk değerleri bu şekilde işliyorsa şeriatın kestiği parmak da acımaz haliyle. Bugün bana, yarın sana.
umut cullen- Mesaj Sayısı : 65
Kayıt tarihi : 17/11/09
Yaş : 27
Nerden : ankara
Similar topics
» En Son Yürekler Ölür~Canan Tan
» FIFA 10 Reklamı Bu Pazar Görücüye Çıkıyor
» PlayStation 3'te Facebook keyfi
» DVD'de film keyfi tarih oluyor
» Hiçbir kitap, hiçbir film, hiçbir oyun böyle satmamıştı
» FIFA 10 Reklamı Bu Pazar Görücüye Çıkıyor
» PlayStation 3'te Facebook keyfi
» DVD'de film keyfi tarih oluyor
» Hiçbir kitap, hiçbir film, hiçbir oyun böyle satmamıştı
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Çarş. Haz. 01, 2011 3:39 pm tarafından meto0608
» Merabalar güzel ülkemin en güzel insanları ve en güzel öğrencileri
Cuma Haz. 04, 2010 1:55 pm tarafından mertgil
» Kelimenim son harfinden kelime türetme forum oyunu hadi başlıyalım :)
Çarş. Nis. 28, 2010 7:01 pm tarafından two girL
» 8. SINIF SBS MATEMATİK KONU ANLATIMLARI TEK BAŞLIK ALTINDA HARİKA
Ptsi Nis. 19, 2010 3:05 pm tarafından Ayça
» Gençken yapılacak 100 şey
C.tesi Nis. 03, 2010 6:25 pm tarafından cansu
» GÜNÜMÜZ ÇILGIN TÜRKLERİ
Çarş. Mart 31, 2010 2:02 pm tarafından erdal
» Harfli İfadeler
Paz Mart 14, 2010 1:01 pm tarafından sanane
» Matemetikçilerin araba yazıları
C.tesi Mart 13, 2010 9:12 pm tarafından ecem özata
» 2010 Mango Bayan Hırka Modelleri
Cuma Mart 12, 2010 7:48 pm tarafından cansu