Ulviye Fenmen İlköğretim Okulu
Forumumuza Hoşgeldiniz Desteklerinizi bekliyoruz ,paylaşımlarınızı bekliyoruz saygılarımla Umut Ural Ulviye Fenmen İlköğretim Okulu Bilişim Tek. Öğretmeni..

Join the forum, it's quick and easy

Ulviye Fenmen İlköğretim Okulu
Forumumuza Hoşgeldiniz Desteklerinizi bekliyoruz ,paylaşımlarınızı bekliyoruz saygılarımla Umut Ural Ulviye Fenmen İlköğretim Okulu Bilişim Tek. Öğretmeni..
Ulviye Fenmen İlköğretim Okulu
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
Giriş yap

Şifremi unuttum

En son konular
» Bilinçli Tüketim Aritmetiği
Dersim Katliamından Kurtulanlar Konuştu EmptyÇarş. Haz. 01, 2011 3:39 pm tarafından meto0608

» Merabalar güzel ülkemin en güzel insanları ve en güzel öğrencileri
Dersim Katliamından Kurtulanlar Konuştu EmptyCuma Haz. 04, 2010 1:55 pm tarafından mertgil

» Kelimenim son harfinden kelime türetme forum oyunu hadi başlıyalım :)
Dersim Katliamından Kurtulanlar Konuştu EmptyÇarş. Nis. 28, 2010 7:01 pm tarafından two girL

» 8. SINIF SBS MATEMATİK KONU ANLATIMLARI TEK BAŞLIK ALTINDA HARİKA
Dersim Katliamından Kurtulanlar Konuştu EmptyPtsi Nis. 19, 2010 3:05 pm tarafından Ayça

» Gençken yapılacak 100 şey
Dersim Katliamından Kurtulanlar Konuştu EmptyC.tesi Nis. 03, 2010 6:25 pm tarafından cansu

» GÜNÜMÜZ ÇILGIN TÜRKLERİ
Dersim Katliamından Kurtulanlar Konuştu EmptyÇarş. Mart 31, 2010 2:02 pm tarafından erdal

» Harfli İfadeler
Dersim Katliamından Kurtulanlar Konuştu EmptyPaz Mart 14, 2010 1:01 pm tarafından sanane

» Matemetikçilerin araba yazıları
Dersim Katliamından Kurtulanlar Konuştu EmptyC.tesi Mart 13, 2010 9:12 pm tarafından ecem özata

» 2010 Mango Bayan Hırka Modelleri
Dersim Katliamından Kurtulanlar Konuştu EmptyCuma Mart 12, 2010 7:48 pm tarafından cansu

Kimler hatta?
Toplam 1 kullanıcı online :: 0 Kayıtlı, 0 Gizli ve 1 Misafir

Yok

[ Bütün listeye bak ]


Sitede bugüne kadar en çok 78 kişi C.tesi Ağus. 20, 2016 3:20 am tarihinde online oldu.

Dersim Katliamından Kurtulanlar Konuştu

Aşağa gitmek

Dersim Katliamından Kurtulanlar Konuştu Empty Dersim Katliamından Kurtulanlar Konuştu

Mesaj tarafından Dar3DeV1L C.tesi Kas. 21, 2009 4:38 pm

Dersim Olaylarından Kaçarak Hayatlarını Kurtaran Tanıklar, O Günlerin Bir Daha Geri Gelmesini İstemiyor.Çok sayıda insanın öldürüldüğü, binlerce insanın yaşadığı topraklardan sürgün edildiği Dersim olaylarından kaçarak hayatlarını kurtaran tanıklar, o günlerin bir daha geri gelmesini istemiyor.
1938 yılında henüz 15 yaşında olan Şadiye Yüksel, acı ve korku dolu günlerin gözünün önünden gitmediğini söylüyor. O günlerde köyün ileri gelenlerinin katlettiğini söyleyen Şadiye Yüksel (85), kendisinin de kardeşi ile birlikte bahçeye saklanarak kurtulmuş.Yüksel, Tunceli merkeze bağlı Kocakoç köyünde yaşarken, bir gün köye gelen silahlı grupların çok sayıda insanı toplayıp derede öldürdüklerini anlatıyor. Bu sırada kendilerinin kardeşi ile kaçarak bahçeye gittiklerini belirten Şadiye Yüksel, "İki kardeşim ve bendim, birini sırtıma aldım. Birinin de elinden tutup götürdüm. Annem, 'Sen git yoksa öldürürler sizi' dedi. Askerler gitti saklandığımız yerden çıktık. Sonra bir baktık ki insanları öldürmüşler ortalıkta insan cesetleri vardı." diyor.

Ağır makinelerin kurulmasının ardından ortalığın cehenneme döndüğünü ifade eden Yüksel, kundaktaki bebekten kadınlara kadar herkesin öldürüldüğünü söyledi. Yüksel sözlerine şöyle devam etti: "Ağır makine taramasının ardından biz gittik. Baktık ki bebekler, kadınlar hepsi kan içinde, birinin kolu yok birinin bacağı. İnsanlara çok hakaret etmişler. Bunları gözümle gördüm, anlatamıyorum o günleri. Çok insan öldürüldü. Kötü bir gündü Allah o günü bir daha geri getirmesin."

Amcasının yatakta hasta olduğu için öldürülmekten kurtulduğunu, ancak diğer amcasının başka bir yere götürülerek öldürüldüğünü belirten Şadiye Yüksel, çevre köylerde de alan ağaları olarak bilenen aşiret reislerinin de öldürüldüğünü anlattı.

1938 yılında Demirkapı köyünde 300 kişinin öldürüldüğünü kendisinin de bir çavuş lakaplı Bako diye biri tarafından kurtarıldığını ifade eden 91 yaşındaki Salman Yeşildağ ise çok sayıda masum insanın da yok yere öldürüldüğünü dile getiriyor. Tunceli merkeze bağlı Demirkapı köyündeki insanların, köye gelen süvariler tarafından bir alana toplan 300 kişinin, çocuk kadın demeden ağır makinelerle tarandığını dile getirdi.

"ÇOCUKLARIN BAĞIRTISI GÖĞE ÇIKMIŞTI"

Dersim olaylarında kendi ailesinden 24 kişinin öldürüldüğünü ifade eden Yeşildağ, bugün yürütülen tartışmalarda partilerin oy avcılığı yaptıklarına dikkat çekiyor. Yeşildağ o günlerde olanları şöyle anlattı:

"1938 den önce Demenanlılar, Bahtiyarlar ve Seyit Rıza aşiretinin bir kısmı çete halinde çalışıyorlardı. Sonra asker geldi, Demirkapı köyünün üst tarafında karargahı kurdular, silahlarınızı verin, dediler. Ben 20 yaşındaydım. Silahı olan verdi; silahı olmayanları dövdüler ve işkence yaptılar. On beş gün sonra köyün her tarafını çembere aldılar, süvari birliğiydi. Herkes neyi varsa aldı yanına, köyün üst tarafında topladılar. Bizi köyün üst tarafında bir yer var oraya kadar getirdiler. Sedyeyle bir şeyler getirdiler. Babama sordum dedim bu nedir? Dedi, ağır makinedir. Bize diz çöktürdüler kadınlar ayrı çadırda erkekler ayrı çadırdaydı. Bizi çembere aldılar taramaya başladılar. Sonra ara verdiler, ellerim babama bağlıydı. Babam dişleriyle ellerimi açtı. Atla dedi ve balkonun arkasındaki çalıda otur. Sorarlarsa sana, deki ben bunun oğluyum. Alay komutanı aşağı bakıyordu. Çalının arkasında gizlendim, hepsini kırdılar. Önce erkekleri sonra kadınları, birinci sefer piyade tüfeği ile sonra ağır makine sonra süngülerle öldürdüler. Çocukların bağırtısı göğe çıkmıştı."

Babasının dişleriyle ellerindeki bağı çözerek kurtulduğunu ve kendisini çavuş Bako diye birinin sahiplenmesiyle hayatta kaldığını belirten Yeşildağ daha sonra yaşananları ise "'Tarama bittikten sonra alay komutanı askerlere bunları niye ayırdınız." dedi. Çavuş Bako, 'benim oğlumdur' dedi. Komutan inanmadı, küfür etti. Bunun üzerine Bako dedi, oğlum değil benim yanımda çalışıyor. Daha sonra karargahı köye kurdular. Biz orada kaldık, sonra hayvanları suya götürme bahanesiyle kaçarak kurtuldum." sözleriyle anlattı.

Aradan bir süre geçmesinin ardından kurtulan insanlarla birlikte Tapti köyüne gittiklerini, her tarafın yandığını ve ortalığın ceset kaynadığını dile getiren Yeşildağ, daha sonra Heç köyüne geçerek burada hayatta kaldıklarını öğrendiği, ağabeyi ve iki amcası ile buluşarak kendi köylerine döndüklerini belirtti. Salman Yeşildağ, sözlerini şöyle tamamladı: "Köye geldiğimizde her şey yanmış kül olmuştu. Ev yok bark yok, hepsini yakmışlar. Bir fert kurtulmamış. Gittik mezar kazdık, her mezara dört beş ceset koyduk. Sonra çevre köylerden aldığımız yardımla evimiz kurup hayatımızı devam ettirdik. Babalarımızı seven insanlardan kimisi ekmek verdi, kimisi yatak. Ve o günleri atlattık."
ALINTIDIR.
Dar3DeV1L
Dar3DeV1L

Mesaj Sayısı : 66
Kayıt tarihi : 20/11/09
Nerden : Ankara

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön

- Similar topics

 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz